“Kanunsuz Suç Olmaz! Aleyhe Düzenleme Geriye Yürümez!"
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulunun, 6 Şubat Depremleriyle ilgili yargı süreçleri hakkında 10 Haziran 2024 tarihinde yaptığı açıklama.
Eklenme Tarihi: 10/06/2024
Eklenme Tarihi: 10/06/2024

“Kanunsuz Suç Olmaz! Aleyhe Düzenleme Geriye Yürümez!"
“Fennî mesul ve şantiye şeflerinin sorumlulukları görev yaptıkları dönemde geçerli olan mevzuata göre belirlenmelidir."
TMMOB
İnşaat Mühendisleri Odası olarak 6 Şubat Depremlerinin ardından
başlayan soruşturma ve yargı süreçlerine dair 15 Mart 2023 ve 13 Aralık
2023 tarihli açıklamalarımızda yıkılan ve hasar gören on binlerce
yapının sorumluluklarının hem cezai hem de hukuki yönden
meslektaşlarımızın omuzlarına yüklenmeye çalışıldığını belirtmiştik. (6
Şubat Depremlerinin Asıl Sorumluları Hesap Vermeli, Yargı Süreçleri
Adil Olmalıdır! TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulunun, 6
Şubat Depremleri hakkında yürütülen yargı süreçleri hakkında, 13 Aralık
2023 tarihinde yaptığı açıklama.)[1] (Adalet
Bakanlığına Çağrımızdır, Soruşturmalar Cadı Avına Dönüştürülmesin!
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulunun 15 Mart 2023 tarihli
açıklaması.)[2]
27
Nisan 2024 tarihinde “Meslektaşlarımızın Tutuklu Yargılanmalarına
İtiraz Ediyoruz” başlığıyla yaptığımız basın açıklamasında yıkımın
sorumluluğunu meslektaşlarımızın üzerine atıp gerçek sorumluların
gizlenmesi çabalarına en yüksek sesle itiraz etmiş, masumiyet karinesi
ihlal edilip savunma hakları engellenerek tutuklu yargılanan
meslektaşlarımızın (gerekmesi halinde başkaca adli kontrol tedbirleri
uygulanarak) tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilmelerini talep
etmiştik. (Meslektaşlarımızın Tutuklu Yargılanmalarına İtiraz
Ediyoruz!, TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulunun 27 Nisan
2024 tarihli açıklaması.)[3]
Devam
eden yargılama süreçlerinde ise var olan sorunların çözülmediği gibi
yeni sorunların da eklendiği görülmektedir. Bu sorunlardan birisi de
fennî mesul ve şantiye şefinin istifası sonrasında atanan yeni fennî
mesul ve şantiye şeflerinin, işe başlama tarihlerinden önceki imalata
yönelik mevzuat değişiklik tarihi dikkate alınmadan haksız biçimde
kusurlu sayılarak, tutuklu veya adli kontrol hükümleri uygulanarak
yargılanmalarıdır.
Oysa
ki; Fennî mesullerin istifası veya işten çıkarılması gibi gerekçelerle
işten ayrılması veya ölümü halleri 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 28.
maddesinde düzenlenmiştir. 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 9 Mayıs 1985
tarihli ve 18749 sayılı Resmî Gazetede yayınlanan metninde “Fennî mesuller ve mesuliyetleri ile müteahhit sicilleri” başlıklı 28. maddesinde fennî mesullerin işten ayrılmalarına yönelik bölüm aşağıdaki gibidir:
“… Yapının
nev'ine, ehemmiyetine ve büyüklük derecesine göre proje ve eklerinin
tanziminin ve inşaatın kontrolünün 38 inci maddede belirtilen meslek
mensuplarına yaptırılması mecburidir. Yapının, fennî mesuliyetini
üzerine almış olan meslek mensubu, bu vazifeden çekildiği takdirde,
tatil günleri hariç, üç gün içinde, mucip sebepleriyle birlikte
keyfiyeti yazılı olarak ilgili idareye bildirmekle mükelleftir, aksi
takdirde kanuni mesuliyetten kurtulamaz. Fennî mesulün herhangi bir sebeple istifası halinde istifa tarihinden önce yapılan işlerde sorumluluğu devam eder. Fennî
mesuliyeti üzerine alanın istifa veya ölümü halinde başka bir meslek
mensubu fennî mesuliyeti deruhte etmedikçe yapının devamına müsaade
edilmez. …”
İmar
Kanunu’nun 1985 yılında yayımlanan metninde fennî mesulün işten
ayrılması halinde yeni atanan fennî mesulün sorumluluklarına yönelik bir
husus belirtilmemiştir.
9 Aralık 2009 tarihli ve 5940 sayılı Kanunun 1. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 28. maddesinin başlığı “Müelliflik, fennî mesuliyet, şantiye şefliği, yapı müteahhitliği ve kayıtlar” şeklinde değiştirilmiş ve fennî mesullerin işten ayrılmasıyla ilgili bölüm aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.
“Yapıda
inşaat ve tesisat işleri ile kullanılan malzemelerin kamu adına
denetimine ilişkin fennî mesuliyet, ruhsat eki etüt ve projelerin
gerektirdiği uzmanlığı haiz meslek mensupları tarafından ayrı ayrı
üstlenilmek zorundadır. (Ek cümle:14/2/2020-7221/9 md.) Fennî
mesul mimar ve mühendisler uzmanlık alanlarına göre; yapının, tesisatı
ve malzemeleri ile birlikte, bu Kanuna, ilgili diğer mevzuata, uygulama
imar planına, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere, standartlara ve
teknik şartnamelere uygun olarak inşa edilmesini denetlemekle
görevlidir. Yapı sahibine ve idareye karşı sorumlu olan fennî mesuller,
uzmanlık alanına uygun olarak yapıda yetki belgesi olmayan usta
çalıştırılması veya şantiye şefi bulundurulmaksızın yapım işinin sürdürülmesi veya yapının mevzuata aykırı yapılması veya istifaları halinde, bu durumları altı iş günü içinde ilgili idareye yazılı olarak bildirmek zorundadır.
Aksi takdirde, fennî mesuller kanuni mesuliyetten kurtulamaz. Bildirim
üzerine, en geç üç iş günü içinde 32 nci maddeye göre işlem yapılır.
Fennî
mesulün istifası veya ölümü halinde, başka bir meslek mensubu fennî
mesuliyeti üstlenmedikçe yapının devamına izin verilmez. Fennî mesulün
istifası halinde, istifa tarihinden önce yapılan işlere dair sorumluluğu
devam eder. Yeni atanan fennî mesul, daha önce yapılan işlerin
denetlenmesinden ve eksiklik ve hata var ise giderilmesini sağlamaktan
ve bildirimde bulunmaktan da sorumludur. Tespit edilen bu eksiklik ve hatalar giderilmedikçe inşaatın devamına izin verilmez.”
3194
sayılı İmar Kanunu 28. maddesinde fennî mesullerin sorumluluklarıyla
ilgili 9 Aralık 2009 tarihinde yapılan en önemli değişikliğin yeni
atanan fennî mesule daha önce yapılan işlerin denetlenmesi ve eksiklik
ve hata var ise giderilmesinin sağlanması ve bildirimde bulunulması
sorumluluğu getirilmesi olduğu değerlendirilmektedir. Ancak yeni atanan
fennî mesullerin bu sorumlulukları uygulamada nasıl yerine
getireceklerine yönelik alt mevzuat halen bulunmamaktadır.
Şantiye
şefinin işten ayrılması veya ölümü halinde yeni atanan şantiye şefinin
benzer şekilde işe başlama tarihinden önceki imalata yönelik bir
sorumluluğu olduğuna dair bir mevzuat hükmü bulunmamaktadır. Ancak hem
uygulamada hem de yargı süreçlerindeki kabul şantiye şeflerinin
müteahhit, yapı sahibi ve fennî mesulün tüm sorumluluklarını paylaştığı
şeklindedir. Şantiye şefleriyle ilgili bu kabul her şantiyeye bir şef
olması halinde kabul edilebilecek olmakla birlikte, birden fazla
şantiyede aynı şefin görev alması halinde gerçeklikten uzak olduğu
açıktır. Bu açıklama kapsamında yalnızca yeni atanan fennî mesul ve
şantiye şefinin sorumlulukları üzerinde durulacaktır.
3194
sayılı İmar Kanunu’nda 9 Aralık 2009 tarihinde yapılan değişiklik
sonrası yürütülen bina yapım süreçlerine yönelik veya 9 Aralık 2009
tarihi sonrasında yeni atanmış fennî mesul veya şantiye şeflerinin
sorumlulukların atanma tarihi öncesindeki imalatı da kapsadığı kanunun
lafzından anlaşılmaktadır. Ancak yargı süreçlerinde bu sorumluluğun 9
Aralık 2009 tarihi öncesindeki bina yapım süreçlerine yönelik de
uygulandığı görülmektedir. Soruşturma/kovuşturma dosyalarında 9 Aralık
2009 tarihi öncesindeki yapım süreçlerine yönelik anılan sorumluluk
gerekçesiyle halen tutuklu olan TMMOB üyesi meslektaşlarımız bulunduğu
görülmüştür.
Ceza hukuku açısından suç yaratan ya da mevcut suçun cezasını arttıran failin aleyhine olan yasanın geriye yürütülmesi durumunda işlenen fiilin suç haline getirilmesi “kanunsuz suç olmaz” prensibine aykırılık teşkil etmektedir. Benzer şekilde fiilin cezasının artırılması durumunda da “kanunsuz ceza olmaz” kuralına aykırılık teşkil etmektedir. Ceza kanunlarının geçmişe yürütülmesi yasağı,
daha önce işlenen fiiller bakımından bir kanunun geçmişe etkili olacak
şekilde uygulanmaması amacını taşımaktadır. Failin durumu geriye
yürütülen aleyhe yasa veya yasalarla kötüleşmemelidir.
Çünkü onun devletten kazanılmış haklarına saygı duyulmasını isteme hakkı
vardır. Bu ilke hukuk devletinin ana esaslarından biri olan hukuk güvenliğinin temin edilmesiyle de ilgilidir.
9
Aralık 2009 tarihi öncesinde fennî mesul veya şantiye şefinin ayrılması
veya ölümü nedeniyle yeni atanan fennî mesul veya şantiye şefine önceki
imalatla ilgili sorumluluk yüklenmesi, aleyhe olan kanunun geriye
yürütülerek kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin ihlalini
oluşturmaktadır. Soruşturma/kovuşturma dosyalarında gözlenen bu uygulama
yapım süreçlerinde fennî mesul veya şantiye şefi olarak görev almış
meslektaşlarımızın kusurları olmasa da sorumlu kabul edilmeleri sonucunu
doğurmaktadır.
Fennî
mesul veya şantiye şeflerinin yeni atandıkları yapım süreçlerinde
imalatın ölçüleri bazında projelere uygunluğunun kontrolü 9 Aralık 2009
tarihi öncesi veya sonrası fark etmeksizin yapılan işin doğası gereği ve
olmazsa olmaz şartıdır. Atanma tarihinden önceki imalatın, ölçü bazlı
kontrol haricinde özellikle üzeri kapanan yalıtım, vb. her türlü imalat;
üzeri kapanmış donatı imalatı, (segregasyon, vb. gözle görünür sorunlar
dışında) beton imalatı ve her türlü malzeme kalitesi açısından nasıl
kontrol edileceğine yönelik düzenleyici bir mevzuat veya uygulama
birliği bulunmamaktadır. Yeni atanan fennî mesul veya şantiye şefinin
gözle veya ölçerek kontrol imkânı olmayan imalatla ilgili atanma tarihi
öncesinde her türlü imalat ve denetim evraklarını kontrol ederek
doğrulukları kabulüyle imalata devam edebileceği değerlendirilmektedir.
Adalet
mutlaka bir suçlu bularak değil, suçun sorumlularını ortaya çıkarıp
kanunlara göre yargılayarak cezalandırmakla olabilir. Geç gelen adalet
de adalet değildir. Tek suçlu ilan edilip yargılamalar boyunca tutuklu
bırakılan meslektaşlarımız beraat ettiklerinde adalet tecelli etmiş
olmayacaktır. 6 Şubat Depremlerinin yaratmış olduğu yıkımda sorumluluğu
bulunan herkesin yargı önüne çıkarılması ve bu kişilerden hukuk nezdinde
hesap sorulması gerekmektedir. Kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesi ihlal
edilerek ve kusursuz sorumluluk yüklenerek meslektaşlarımızın mağdur
edilmeleri depremlerin yıkımının sorumluluğunu meslektaşlarımızın
üzerine atıp gerçek sorumluların gizlenmesi çabalarına örnek teşkil
etmektedir.
Fennî
mesul ve şantiye şefi olarak yapım süreçlerinde görev almış
meslektaşlarımıza kusursuz sorumluluk yüklenmemeli, kanunsuz suç ve ceza
olmaz ilkesi ihlal edilmemelidir.
TMMOB
İnşaat Mühendisleri Odası 6 Şubat depremlerinin ardından başlayan
soruşturma ve yargı süreçlerine dair dosyaları incelemeye ve tespit
ettiği sorunları ve önerilerini kamuoyu ile paylaşmaya devam edecektir.
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu
[1]https://www.imo.org.tr/TR,150267/6-subat-depremlerinin-asil-sorumlulari-hesap-vermeli-yargi-surecleri-adil-olmalidir.html
[2]https://www.imo.org.tr/TR,147195/adalet-bakanligina-cagrimizdir--sorusturmalar-cadi-avina-donusturulmesin.html
[3]https://www.imo.org.tr/TR,152465/meslektaslarimizin-tutuklu-yargilanmalarina-itiraz-ediyoruz.html